- ışıklandırma
- is.
Işıklandırmak işi, aydınlatma
Anıtkabir'in ışıklandırma düzeni.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ışıklandırma
Look at other dictionaries:
tenvir — is., esk., Ar. tenvīr 1) Işıklandırma, aydınlatma 2) mec. Bilgi verme, aydınlatma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tenvir etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tenvirat — is., Ar. tenvīrāt Işıklandırma, aydınlatma Birleşik Sözler tenvirat tanzifat vergisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
tenvîr — (A.) [ ﺮیﻮﻨﺕ ] 1. aydınlatma, ışıklandırma. 2. düşünce yoluyla aydınlatma. ♦ tenvîr etmek aydınlatmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
SULTAN — Reis. İslâm Hükümdarı. Hâkimiyet sahibi. Padişah. * Allah. (C.C.) * Kuvvet, kudret ve hâkimiyet sâhibi. * Hükümdar âilesinden olan anne, kız gibi kadınlardan her biri. * Hüccet ve delil. * Kahr ve tegallüb mânasında masdardır. Her şeyin yavuz,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNARE — (Nur. dan) Nurlandırma, aydınlatma, ışıklandırma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tenvirat — tenvîrât: aydınlatma; ışıklandırma … Hukuk Sözlüğü
