- ibret
- is., Ar. ˁibret
1) Kötü bir olaydan alınması gereken ders, uyarıcı sonuç
Gören göze ibret vardır her şeyde.
- Âşık Veysel2) sf., hlk. Çirkin, kötü, acayipBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ibret
Look at other dictionaries:
ibret — ìbret m DEFINICIJA reg. 1. pouka, primjer za pouku 2. čudo [ibretom se ibretio čudom se čudio] ETIMOLOGIJA tur. ibret ← arap. ̔ibrä: pouka, primjer, mnoštvo, čudo … Hrvatski jezični portal
İBRET-İ ÂLEM İÇİN — Bütün âleme ibret olsun diye. Herkese ibret olsun için … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ibret almak — ders almak Azizim, korkarım ki günün birinde bizi tamamıyla mahvedecek şey de bu olmasın; karşımızdakilerden biraz ibret almalıyız, efendim. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
ibret olmak — ders olmak Bırak günah işleyen cezasını çeksin, görene ibret olsun! N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ibret — (A.) [ تﺮﺒﻋ ] hayat dersi … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
İBRET — Uyanıklığa sebeb olan ders. * Çok çirkin ve düşündürücü. * Tuhaf, acâyip … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DERS-İ İBRET — İbret dersi. Göz ve fikir açacak hâdise … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MEDAR-I İBRET — İbret almağa yarıyan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
karıncadan ibret al, yazdan kışı karşılar — kişi çalışıp kazanabildiği zamanı boş geçirmemeli, çalışamayacağı günler için geçimini sağlayacak varlık edinmelidir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
MİRSAD-I İBRET — İbretle seyretme yeri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
