- için
- e.
1) Amacıyla, maksadıyla
Ukalalık yapmamak için bütün gayretine rağmen yine de o düşündüğünü yapmıştı.
- S. F. Abasıyanık2) Neden ve sonuç belirten bir sözHastanın uykuda olduğunu söylemesi sırf vakit kazanmak içindi.
- R. N. Güntekin3) -dan / -den dolayı, ... -dan / -den ötürüBu büyükşehirde ona ilk hitap eden adam olduğu için ona yüreğini açmak ihtiyacını duyuyordu.
- Y. K. Karaosmanoğlu4) Özgü, ayrılmışSizin için bir kitap getirdim.
5) Düşüncesince, kendince, göreBizim için çok enteresan bir şeydi bu yeni icat.
- B. Felek6) HakkındaGel gör ki dilimin ucunda kağnı var. Kağnılar için de bir çift sözüm var.
- B. R. Eyuboğlu7) Oranla, göz önünde tutulursaBu şapka senin için büyük.
8) Karşılığında, karşılık olarakBu eşyalar için kaç lira ödediniz?
9) Uğruna, yolunaNeler yapmadık şu vatan için.
- O. V. Kanık10) Süre belirten bir sözAçık söyleyeyim, size birkaç gün için sığındım.
- A. Gündüz11) Ant deyimleri yapan bir sözNamusum hakkı için. Çocukların başı için.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.