analık etmek — 1) (birine) analık görevini yapmak 2) (birine) ana gibi yakınlık göstermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
analık fenalık — üvey ana fenalık simgesidir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
EMUMİYYE — Analık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ÜMMİYYE — Analık, annelik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
annelik — is., ği Anne olma niteliği veya durumu, analık Birleşik Sözler sütannelik Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller annelik etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kadın — is. 1) Erişkin dişi insan, erkek veya adam karşıtı Yanlarında, kendileriyle ahbaplık edecek dostlar, hizmetlerine koşacak kadınlar veya erkekler görmek isterler. A. Ş. Hisar 2) Evlenmiş kız 3) sf. Analık veya ev yönetimi bakımından gereken… … Çağatay Osmanlı Sözlük
radar — is., İng. radar 1) Radyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını bulabilen, genellikle uçak ve gemilerde kullanılan cihaz 2) Trafik polisleri tarafından kullanılan, taşıtların hızını saptamaya yarayan aygıt 3) mec. İçgüdü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üvey anne — is. 1) Öz olmayan anne, analık, üvey ana 2) mec. Çocuğuna kötü davranan anne … Çağatay Osmanlı Sözlük
kol kanat olmak (veya germek) — (birine) yardım etmek, korumak, himaye etmek Sade çocuğuna değil, eşine de kol kanat gerer, ona da analık eder. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÂDERÎ — f. Analık. Annelik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük