isabet etmek — 1) nişan alınan yere değmek, rastlamak Kurşun hedefe isabet etti. 2) çıkmak Piyangodan yüz bin lira isabet etti. 3) yerinde iş görmüş olmak O hâlde yalnız çıkmış olduğuma çok isabet etmiştim. H. E. Adıvar 4) belli bir yerde bulunmak, yer almak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
isabet almak — vurulmak, yaralanmak Düşman uçağı isabet aldı … Çağatay Osmanlı Sözlük
Isabet — Provenance. Prénom dérivé d Elisabeth. Vient de l hébreu el, isha et beth Signifie : Dieu protège ma maison Se fête le 22 février. Histoire. Isabelle de France, née en 1225, est la soeur du roi Louis IX, dit saint Louis. Elle refuse de se marier… … Dictionnaire des prénoms français, arabes et bretons
isâbet — (A.) [ ﺖﺑﺎﺹا ] rastgelme. 2. tutarlılık … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
İSABET — Ecir, mükâfât, karşılık vermek. * Doldurmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSABET-İ RE'Y — Fikir doğruluğu. İsabetli ve yerinde bir düşünce … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
isabet oldu — yerinde, tam isteğe uygun … Çağatay Osmanlı Sözlük
İSABET-İ AYN — Göz değmesi, nazar değmesi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
oğurmak — isabet etmek, rast gelmek; muvafik olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yulukturmak — isabet etdirmek, görüştürmek, vasil olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük