İSKONTO — (Bak: Tenzilât … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
iskonto etmek (veya yapmak) — 1) indirim yapmak 2) sözün bir bölümünü söylenmemiş saymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
banka — is., İt. banca 1) Faizle para alıp veren, kredi, iskonto, kambiyo işlemleri yapan, kasalarında para, değerli belge, eşya saklayan ve ticaret, sanayi, ekonomi alanlarında çeşitli etkinliklerde bulunan kuruluş Gelen parayı bankaya götürüp… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hazine bonosu — is., ekon. Maliyenin her yıl bütçe kanunu ile aldığı yetkiye dayanarak aynı kanunla belirlenen sınırı aşmamak üzere çıkardığı ve bankalara iskonto ettirdiği en çok bir yıl vadeli borç senedi … Çağatay Osmanlı Sözlük
indirim — is., tic. Fiyatta yapılan değer düşürümü, tenzilat, iskonto Ankara Palas ta kendisine dörtte üç oranında indirim yapılırdı. Ç. Altan Birleşik Sözler rütbe indirimi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller indirim yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırdırma — is. 1) Kırdırmak işi 2) tic. İskonto … Çağatay Osmanlı Sözlük
reeskont — is., Fr. réescompte Bir bankanın elinde bulundurduğu, vadesi gelmemiş senetlerin bir başka bankaya iskonto ettirmesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
indirim yapmak — fiyatta değer düşürümü yapmak, iskonto yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
BANKA — İtl. Faizle para alıp veren, kredi, iskonto, kambiyo işlerini gören ticari kuruluş.Faiz dinimizde günahtır. Bankalar dar gelirlilerin paralarını faiz karşılığı toplar, zenginlere daha yüksek faizle verir. Bunlar dar gelirlilerin tasarruf… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TENZİLÂT — (Tenzil. C.) Fiat indirme. İskonto … Yeni Lügat Türkçe Sözlük