- isteksizce
- zf.
İstek göstermeden, isteksiz olarak
Köylü de beklenilmeyen bir cesaretle kendisine isteksizce verilen yere sıkıştı.
- S. F. Abasıyanık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Köylü de beklenilmeyen bir cesaretle kendisine isteksizce verilen yere sıkıştı.
- S. F. AbasıyanıkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çim çim — zf. İsteksizce Çim çim yemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
isteksiz — sf. 1) Bir işi yapmaya isteği olmayan, gönülsüz İsteksiz gözlerle listeye şöyle bir baktı. Ç. Altan 2) zf. İsteksizce Güneş de bu duman yığınının içine dalıyor, isteksiz kaybolup gidiyor. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
özensiz — sf. 1) Gelişigüzel Onun yanında kendisini inanılmayacak kadar özensiz ve çirkin buluyordu. A. İlhan 2) Özenmeden, isteksizce iş yapan (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarım ağız — zf. İstemeye istemeye, isteksizce Kabule yarım ağızla olsa da Dündar Bey de katılmıştı. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
angarya çekmek — bir işi isteksizce, hatır için yapmak zorunluluğunda olmak Benim bu angaryalarımı da başka türlü kimsecikler çekmez. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
dudak ucuyla söylemek — belli belirsiz anlatmak, isteksizce söylemek Size hayır kalmadığını dudak ucuyla söyleyiverirler ve gerçekten dedikleri de çıkar. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük