- işaretli
- sf.
İşareti olan, işaretle belirlenmiş olan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
apolet — is., ask., Fr. épaulette 1) Subaylarda rütbeyi göstermek için üniformaların omuzlarına takılan işaretli parça, omuzluk Apoletleri, kalpağının şeritleri mutlu ışıklar gibi parlıyormuş. H. E. Adıvar 2) Giysilerin omuzlarına süs olarak takılan parça … Çağatay Osmanlı Sözlük
domino — is., Fr. domino 1) Üzerleri noktalarla işaretli dikdörtgen biçiminde yirmi sekiz taşla masa üzerinde oynanan bir oyun Kahvede vakit tavla, dama ya da domino oynayarak geçer. S. Birsel 2) Maskeli balolarda giyilen kukuletalı uzun giysi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kolçak — is., ğı 1) Yalnız başparmağı ayrı, diğer dört parmağı bir örülmüş yün eldiven 2) Koltuk veya iskemlenin kol konacak parçası Pencerenin karşısında, kolçaklarından biri kopuk, sallanan iskemleye oturmuş, iki eliyle sağlam kolçağa sıkı sıkı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
trafik işaretleri — is., ç. Trafiği düzenlemek amacıyla gerekli yerlere konulan özel işaretli levhaların tümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
MERSUM — (Resm. den) Yazılmış, çizilmiş. Alâmetli, işaretli. * An ane, gelenek, örf ü âdât. * Adı ve bahsi geçmiş. Bahsedilmi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSEVVEM — Alâmetli, işaretli. * Süslü, ziynetli. * Yabana otlamaya salıverilen davar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSTETBEAT-ÜT TERAKİB — Sözdeki birbirine bağlı, işaretli mânalar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük