iyilik eden iyilik bulur — iyilik eden kimseye zamanı geldiğinde başkaları da iyilik ederler anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik güzellik — ünl. İyilik sağlık … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik sağlık — ünl. Nasılsınız sorusuna karşılık olarak sağlıklı ve iyi durumda olunduğunu anlatan bir söz, iyilik güzellik … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir — karşılık beklemeden iyilik yap anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik etmek (veya yapmak) — yararlı işler yapmak, yardımcı olmak Maksadım onlara hem de kendime iyilik etmekten başka bir şey değildi. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik perisi — sf. Maddi, manevi yardımda bulunan (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik bilmek — kendisine yapılan iyiliği unutmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik görmek — maddi, manevi yardım görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik iki baştan olur — birbiriyle ilişkileri bulunan iki kişinin iyi geçinebilmeleri için yalnızca birinin iyi olması yetmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyiliğe iyilik her kişini kârı, kötülüğe iyilik er kişinin kârı — iyiliğe karşı iyiliği herkes yapabilir, önemli olan kötülüğe karşı iyilik yapabilmektir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük