kandırmak — gölünü etmek inandırma … Beypazari ağzindan sözcükler
şeytan kandırmak — düş azmak, şeytan aldatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
TE'LİB — Kandırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TE'ŞİB — Kandırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEHAYÜC — Kandırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEVRİŞ — Kandırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
uyutmak — kandırmak … Beypazari ağzindan sözcükler
dil (veya diller) dökmek — kandırmak, inandırmak veya yararlanmak için tatlı sözler söylemek Ninniyi mutlaka söylemesi için ona bir sürü dil döktü. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
fikrini çelmek — kandırmak, düşüncesini değiştirtmek, ikna etmek Belki bir yolunu buluruz da kızın fikrini çeleriz, diyormuş. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz boyamak — kandırmak, yanıltmak, gösterişle aldatmak O kadar gürültüyle herkese göstermek istediği kudret çalımı, demek, gençlerin gözünü boyamıyor. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük