kandırmak

kandırmak
-i
1) Kanmasını sağlamak, inandırmak, ikna etmek

Bu arkadaşları da ben kandırdım.

- S. F. Abasıyanık
2) Aldatmak

Kızcağızı yaşadığı muhitteki sabıkalılar kandırarak bir şebekeye sokmuş.

- R. H. Karay
3) İçme, yeme isteğini karşılamak

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • kandırmak — gölünü etmek inandırma …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • şeytan kandırmak — düş azmak, şeytan aldatmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TE'LİB — Kandırmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TE'ŞİB — Kandırmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TEHAYÜC — Kandırmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TEVRİŞ — Kandırmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • uyutmak — kandırmak …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • dil (veya diller) dökmek — kandırmak, inandırmak veya yararlanmak için tatlı sözler söylemek Ninniyi mutlaka söylemesi için ona bir sürü dil döktü. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fikrini çelmek — kandırmak, düşüncesini değiştirtmek, ikna etmek Belki bir yolunu buluruz da kızın fikrini çeleriz, diyormuş. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • göz boyamak — kandırmak, yanıltmak, gösterişle aldatmak O kadar gürültüyle herkese göstermek istediği kudret çalımı, demek, gençlerin gözünü boyamıyor. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”