kanıtlama

kanıtlama
is.
Kanıtlamak işi

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • Shibumi — means Effortless Perfection From Robert Hudson : In our striving to learn Jujitsu there is a spoken and unspoken truth that we all desire to perform a technique with graceand fluidity, perfect motion. To also have a state of mind in harmony and… …   Wikipedia

  • ispat — is., Ar. iṣbāt Tanıt ve kanıt göstererek bir şeyin gerçek yönünü ortaya çıkarma, kanıtlama, tanıtlama, tanıt Benimkinin amcama ait olduğunu ispat için şahitlerim ve vesikalarım vardır. R. N. Güntekin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ispat etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ispatlama — is. 1) Kanıtlama Bu gurur, kişiliğini ispatlama, kabul ettirme hırsını pek andırıyordu. T. Buğra 2) Tanıtlama …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kanıtlanmak — nsz Kanıtlama işi yapılmak, ispat edilmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • isbât — (A.) [ تﺎﺒﺛا ] kanıtlama. ♦ isbât ı vücûd etmek bir yerde bulunmak, varlığını göstermek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • tesbît — (A.) [ ﺖﻴﺒﺜﺕ ] 1. sağlamlaştırma, tutturma. 2. kanıtlama …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • beyyine külfeti — mahkemede bir beyan ve iddiayı kanıtlama yükümlülüğü, ispat külfeti …   Hukuk Sözlüğü

  • sübut — sübût :sabit olma; gerçekleşme; ispatlama; ispatlanma; kanıtlama …   Hukuk Sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”