kapanık

kapanık
sf., -ğı
1) Kapanmış
2) Sisli, bulutlu

Bütün varlığı bu kapanık havada tıpkı bahçenin son gülleri gibiydi.

- A. H. Tanpınar
3) mec. İç karartıcı, ruh sıkıcı

Yağmurlardan, rutubetten içinde paslı, kapanık ve sıkıntılı bir duygu belirmişti.

- H. E. Adıvar
4) mec. Kaçınık
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • içe kapanık — sf., ğı, ruh b. Dış dünyaya karşı ilgi ve ilişkisi güçsüz, içine kapanık (kimse) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • içe kapanıklık — is., ğı, ruh b. İçe kapanık olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kapanıklık — is., ğı 1) Kapanık olma durumu 2) mec. İç karartıcı olma durumu Birleşik Sözler içe kapanıklık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mağmum — sf., esk., Ar. maġmūm 1) Gamlı Otobüsün içi, bizimkilerin mağmum kalplerinden, mağmum bakışlarından bin kez iyi. A. Ağaoğlu 2) Sıkıcı, kapanık (hava) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • otist — is., ruh b., Fr. autiste İçine kapanık, psikolojik sorunları olan kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • paslı — sf. 1) Üzerinde pas oluşmuş, pas tutmuş, paslanmış Duvarlarında ağır ve büyük paslı kılıçlar, kalkanlar, zincirler asılı dururdu. Y. K. Beyatlı 2) tıp Hastalık dolayısıyla beyaz tabakayla kaplanmış (dil) 3) mec. Huzursuz, sıkıntılı, üzgün,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şükür — is., krü, Ar. şukr 1) Tanrı ya duyulan minneti dile getirme 2) Mutlu bir olay veya durumdan, yapılan bir iyilikten duyulan hoşnutluğu bildirme Hava kapanık geçti ama yağış olmadı şükür Allaha! R. Enis Birleşik Sözler şükretmek şükreylemek Atasözü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yatalak olmak — yataktan kalkamayacak durumda hasta olmak Bu kapanık, rutubetli yerde yatalak olup kalmaktan kurtulurum. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kapık — mestur, örtü, kapanık, yapılmış …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”