kapılmak

kapılmak
-e
1) Kapma işine konu olmak

Bir ara korkuya kapıldım.

- R. H. Karay
2) Sürüklenmek

Aralarından biri akıntıya kapıldığı zaman ötekiler var kuvvetleriyle dayanarak onu geri çekiyorlardı.

- R. N. Güntekin
3) mec. Birine güvenip boş bulunarak aldanmak

Ben onun sözlerine kapıldım.

4) mec. Bir kimseye tutulmak, bağlanmak, aşırı sevgi duymak

Kızın güzelliğine kapılarak evlenme teklif etti.

5) mec. Bir şeyin veya kimsenin güçlü etkisinde kalmak

Bu iki şiiri övenler onların kalıbından gelen ucuz bir güzelliğe kapılırlar.

- S. Birsel

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • kapılmak — kapanmak, hapsedilmek; kap ılmak II, 120 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • vehme kapılmak (veya düşmek) — yersiz korkuya, yanlış düşünceye kapılmak Etrafımda bütün sisleri ve kokularıyla onu görür gibi bir vehme düşerim. R. N. Güntekin Göreceksiniz işin sonu, bize vehme kapıldığımızı anlatacak. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • akıntıya kapılmak — 1) bir akıntının etki alanına girmek, akıntı ile birlikte sürüklenmek 2) mec. etki altında kalarak bir topluluğun davranışına katılmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cereyana kapılmak — 1) elektrik akımıyla çarpılmak 2) suyun akışı içinde kalıp sürüklenmek 3) bir eğilim, bir görüş hareketi içinde yer almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cezbeye tutulmak (veya kapılmak) — bir duygu veya bir inanışın etkisiyle aşırı ölçüde coşup kendinden geçmek Cezbeye tutulmuş gibi haykırdım, Türkçe haykırdım. A. Gündüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hissine (veya hislerine) kapılmak — duygusal davranmak Ona mantık ve kıyaslarını yaparken, hissine ve taassubuna kapılmamasını tavsiye edecektim. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • komplekse kapılmak — aşağılık duygusu hissetmek Haklarında yazılan yüceltici eleştirileri de tam anladığımı söyleyemem. O zaman biraz komplekse kapılıyorum. N. Meriç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sanısına kapılmak — sanmak, zannetmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tutkuya kapılmak — aşırı istek ve eğilim içinde olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • umutsuzluğa düşmek (veya kapılmak) — umudu kalmamak, güveni sarsılmak, olumsuzluğa sürüklenmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”