- kıçüstü
- zf.
Kıçı yere gelmiş durumdaAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kıçüstü oturmak — 1) kıçı yere gelir duruma düşmek 2) mec. herhangi bir konuda yenilmek, umduğuna ulaşamamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kazara — zf., Ar. ḳażāˀ + Far. rā 1) Kaza sonucu, yanlışlıkla, bilmeden, kazaen, ezkaza Kazara çarptım herifçioğluna, koyduğu şeytan minarelerinin üstüne kıçüstü düşüverdi. S. F. Abasıyanık 2) Rastgele, tesadüfen Köşkün kapısından kazara postacı geçse… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıç — is., tkz. 1) Kuyruk sokumu bölgesi, kaba et, popo, makat 2) den. Deniz teknelerinde art taraf Pantolonunu, ceketini fırlatır, kıç altındaki âdeta kamaramsı yere sokulur, düşünürdü. S. F. Abasıyanık 3) sf. Arka bölümde olan 4) hlk. Bacak, ayak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üst — is. 1) Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, fevk, alt karşıtı Köyün üst tarafında, saman, taş ve yangın arasında, üstü sazlarla örtülmüş bir kulübenin önünde ateş yanıyor. H. E. Adıvar 2) Bir şeyin görülen yanı, yüzü Bu sefer taşın üstünden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıçın kıçın gitmek — 1) geriye doğru gitmek, geri geri gitmek 2) henüz yürümeyen bebek kıçüstü gitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük