- kırdırmak
- -i, -e
Kırma işini yaptırmak
Kalemindeki odacıya aylığını kırdırırmış.
- S. M. Alus
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kalemindeki odacıya aylığını kırdırırmış.
- S. M. AlusÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bono kırdırmak — bir bonoyu, süresi dolmadan eksiğine paraya çevirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
taş kırdırmak — böbrek taşlarını çeşitli yollarla parçalara ayırarak vücuttan atmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iti ite kırdırmak — kötülüğü kötülük aracılığıyla ortadan kaldırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bono — is., huk., İt. buono Belirli bir sürenin sonunda, belirli bir paranın, belirli bir kimseye ödeneceğini belirten senet, emre muharrer senet Birleşik Sözler açık bono ara bono hazine bonosu tasarruf bonosu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller bono… … Çağatay Osmanlı Sözlük
it — is. 1) Köpek 2) hkr. Değersiz, terbiyesiz kimse Babaları da zaten itin biri. H. Taner Birleşik Sözler itboğan itburnu it canlı it dalaşı itdirseği it elli … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırdırma — is. 1) Kırdırmak işi 2) tic. İskonto … Çağatay Osmanlı Sözlük
taş — is. 1) Kimyasal veya fiziksel durumu değişiklikler gösteren, rengini içindeki maden, tuz ve oksitlerden alan sert ve katı madde Kireç taşı. Oltu taşı. 2) sf. Bu maddeden yapılmış, bu maddeden oluşmuş 3) Bazı yerlerde ve işlerde kullanılmak için… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıturmak — kestirmek, kıydırmak, kırdırmak. III, 187 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini