- kızdırmak
- -i
1) Kızmasına neden olmak, kızmasını sağlamak2) Isıtmak3) mec. Öfkelenmesine neden olmak, öfkelendirmek, sinirlendirmek
Onları kızdıracak bir kötülük mü yaptın?
- H. R. Gürpınar
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Onları kızdıracak bir kötülük mü yaptın?
- H. R. GürpınarÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yüz kızdırmak — utanmayı göze almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüzünü kızartmak (veya kızdırmak) — onuruna, gururuna önem vermeden bir şey istemek, utançla, utanarak istemek Fakat ben boş ümitle insan avutmanın faydasından ziyade zararına inandığım için çok kere yüzümü kızdırır, açıkça mümkün değil derim. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
bunatmak — kızdırmak … Beypazari ağzindan sözcükler
bus bus bunaltmak — kızdırmak … Beypazari ağzindan sözcükler
kızıtmak — kızdırmak, sıcaklandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafçıtmak — kızdırmak. II, 329bkz: kawçımak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kakıtmak — kızdırmak, canını sıktırmak II,308 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
SECR — Kızdırmak. * Doldurmak. * İnleyerek çağırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
cinlendirmek — i Hafifçe kızdırmak, sinirlendirmek Çok koşuşturuyorum, az yazıyorum diye kızardı, bir şeylere kızar beni de cinlendirirdi. N. Meriç … Çağatay Osmanlı Sözlük
fitillemek — i 1) Fişek, dinamit vb. patlayıcı maddelerin fitilini ateşlemek 2) mec. Birini kızdırmak veya kışkırtmak, fitil vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük