kızgınlık

kızgınlık
is., -ğı
1) Kızgın, ısınmış olma durumu
2) Hayvanların çiftleşme isteği
3) mec. Öfkeli olma durumu

Zeyno'nun yüzündeki gerginlik garip bir biçimde arttı, gözlerinde kızgınlık, acı belki de biraz hayret vardı.

- H. E. Adıvar

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • infiale kapılmak — kızgınlık, öfke duymak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AYN-ÜS SUHT — Kızgınlık ile bakış, hiddet göz …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BERBERE — Kızgınlık ânında söylenip çağırmak bağırmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • GAYZ Ü GAZAB — Kızgınlık ve hiddet …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MA'TEBE — Kızgınlık ve hiddetle hitabetmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SAHANET — Kızgınlık, sıcaklık …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SEVRET — Kızgınlık, hiddet, öfke. * Hücum. Dövüş. * Hükümdarın şiddet veya kudreti. * Tezlik …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SUHNE — Kızgınlık. * Gözü yaşlı, dertli olmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ŞEZR — Kızgınlık ve hiddetten dolayı gözucuyla bakmak ŞEZR (ŞEZİR) Altın mâdeninden toplanan altın ufağı. * İnci parçaları …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • devteri dürülesice — kızgınlık anı söylenen söz …   Beypazari ağzindan sözcükler

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”