kinaye

kinaye
is., Ar. kināye
1) Düşünüleni dolaylı olarak anlatan söz

Babam bu kinayeyi anlardı sanırım fakat anlamamazlıktan gelirdi.

- Y. K. Karaosmanoğlu
2) Üstü kapalı, sitemli, dokunaklı söz

Demek lokantadaki kinayeler hep ona karşıydı. Aleyhine bir şeyler kuruluyordu.

- S. F. Abasıyanık
3) ed. Sözün gelişiyle, gerçek anlamların dışında bir kavrama değinme sanatı

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • KİNAYE — Dolayısı ile dokunaklı söz. Maksadı dolayısı ile anlatan söz. Üstü örtülü dokunaklı söz. Açıktan olmayıp hakiki mânâyı başka ifâde ile dokunaklı konuşmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • KÂNİ — (Kinaye. den) Dokunaklı ve iğneli söz söyleyen. Kinayeli konuşan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • KİNAİYYAT — (Kinâye. C.) Temsillerle anlatılan imalı ve dokunaklı sözler.(Mâlumdur ki, fenn i belagatta bir lâfzın, bir kelâmın mânâ yı hakikisi, başka bir maksud mânaya sırf bir âlet i mülahaza olsa, ona lâfz ı kinâi denilir. Ve kinâi tabir edilen bir… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • allık — is., ğı 1) Al olma durumu Yanaklarının allığından kinaye, ona alyanak lakabını takmışlar. S. M. Alus 2) Kadınların süs için yanaklarına sürdükleri al boya …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kinayeli — sf. İçinde kinaye bulunan (söz) Mebrure bu kinayeli sözlerle kendisine uzanan mektubu aldı. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yakayka — kiriban, taraf, kinaye …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ANKA-MEŞREBANE — Anka meşrebi halinde, kanaat sahibi. Eski edebiyatta kanaat sahiplerine kinaye olarak söylenir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ARŞ — Bağ çardağı. * Gölgelik. * Kürsü, taht, yüce makam. En yüksek gök. Allahın kudret ve saltanatının tecelli yeri. (Arş kâinatı kaplar. Allah ın kudreti ve ilmi de herşeyi kaplar.) * Fevkiyyet, ulviyyet. * Arş ı Alâ, Arş ı Rahman, Arş ı İlâhi, Arş ı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BEYAN — İzah. Açıklama. Anlatma. Açık söyleme. * Öğretme. * Fesahat ve belâgat. * Edb: Belâgat ilminin hakikat, mecaz, kinâye, teşbih, istiâre gibi bahislerini öğreten kısmı. (Bak: Belâgat) * Söz olsun, iş olsun; vukû bulan şeyden murad ne olduğunu o şey …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BEYT-İ ATİK — Kâbe i Muazzama. (Çok eskiden beri Cenab ı Hak tarafından her türlü tehlikelerden korunduğu ve kurtarıldığı ve hiçbir kimsenin ona mâlik olmayıp aslının hür olduğundan kinaye olarak bu isim verilmiştir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”