- korkutma
- is.
Korkutmak işi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
TEDHİŞ — Korkutma. Dehşete düşürme. Ürkütme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İDHAŞ — Korkutma, dehşet verme, dehşetlendirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTİRHAB — Korkutma veya korkutulma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
gözdağı — is. Sonradan verilecek bir ceza ile korkutma, yıldırma, tehdit Ona korku ve gözdağı aracı ile birtakım emirler verilir, yasaklar konur. H. Taner Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gözdağı vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hele — bağ. 1) Özellikle O gün gelsin neşemiz tazelensin de gör / Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör. M. C. Anday 2) Sonunda anlamıyla geciken davranışları bildirmek için kullanılan bir söz 3) Uyarma, korkutma veya söz verme anlatan bir söz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
şantaj — is., Fr. chantage Herhangi bir çıkar sağlamak amacıyla bir kimseyi, kendisiyle ilgili lekeleyici, gözden düşürücü bir haberi yayma veya açığa çıkarma tehdidiyle korkutma Bu, bana bir blöften ziyade şantaj gibi görünüyordu. Y. K. Karaosmanoğlu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
terör — is., Fr. terreur Yıldırma, cana kıyma ve malı yakıp yıkma, korkutma, tedhiş Fransız ihtilalinin teröründen kaçanlar da bunlara eklenmiş. H. Taner Birleşik Sözler trafik terörü … Çağatay Osmanlı Sözlük
zılgıt — is., tkz. 1) Korkutma, çıkışma, gözdağı, azarlama 2) Güneydoğu Anadolu Bölgesi nin bazı yerlerinde genellikle düğünlerde eğlenmek amacıyla dili ağız içinde değişik bir biçimde oynatarak ahenkli bir ses çıkarma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… … Çağatay Osmanlı Sözlük
alacağı olsun! — günün birinde ondan öcümü alırım anlamında göz korkutma sözü … Çağatay Osmanlı Sözlük
ter'îb — (A.) [ ﺐﻴﻋﺮﺕ ] korkutma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü