kulak sadakası

kulak sadakası
is.
Duyulan ve öğrenilen bilgilerin bir bölümünün başkalarına aktarılması

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • kulak — 1. is., ğı, anat. 1) Başın her iki yanında bulunan işitme organı Kulaklarımın uğultusu içinde, söylediği lakırtıların hiçbirini duymuyordum. H. C. Yalçın 2) anat. Bu organın, sesleri toplayıp içeriye almaya yarayan dış bölümü Elleriyle… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sadaka — is., Ar. ṣadaḳa 1) Dilenciye verilen para 2) Yoksullara yardım olarak karşılıksız verilen şey Sen bana niye söylemedin? Sadaka verirdik, adak adardık. M. Ş. Esendal Birleşik Sözler fıtır sadakası kulak sadakası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”