kükürt çiçeği — is. Kükürt buharının birdenbire soğutulmasıyla elde edilen kükürt … Çağatay Osmanlı Sözlük
KİBRİT — Kükürt. * Kırmızı, yakut, altun. * Ucu kibritlenmiş yakacak madde … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KİBRİTİYET — Kükürt niteliği … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Kaçkar Dagi — Kaçkar Dağı Der Kaçkar Dagi von Norden aus Höhe 3.937 m Lage G … Deutsch Wikipedia
Kaçkar Dağı — Der Kaçkar Dağı von Norden aus Höhe 3.932 … Deutsch Wikipedia
κουρκούτι — το και κουρκούτη, η 1. χυλός από αλεύρι και νερό 2. είδος πρόχειρου φαγητού, πολτός που αποτελείται από αλεύρι βρασμένο με νερό 3. φρ. «μού κανες το μυαλό κουρκούτι» μέ παραζάλισες 4. παροιμ. α) «καμαρώνει το κουρκούτι και γυρεύει πρόβειο γάλα»… … Dictionary of Greek
albümin — is., biy., Fr. albumine Bitkilerin, hayvanların doku ve sıvılarında bulunan, birleşimi karbon, oksijen, azot, hidrojen ve kükürt olan, suda eriyen, beyaza yakın renkte, yapışkan madde Birleşik Sözler albümin işeme … Çağatay Osmanlı Sözlük
banyo — is., İt. bagno 1) Yapılarda, içinde yıkanılan bölüm 2) Banyo küvetinde yıkanma işi 3) Tedavi amacı ile hazırlanan ilaçlı su Doktorlar hap, banyo ve perhiz tavsiye etmiş. B. Felek 4) Vücudun bir bölümünü veya bütününü, fiziksel veya kimyasal bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bisülfür — is., kim., Fr. bisulfure Molekülünde iki kükürt atomu bulunduran birleşik … Çağatay Osmanlı Sözlük
çiçek — is., ği, bit. b. 1) Bir bitkinin, üreme organlarını taşıyan çoğu güzel kokulu, renkli bölümü 2) bit. b. Çiçek açan kır veya bahçe bitkisi Evin ufak çiçekler ve bitkilerle süslü bahçesine çıktım. R. H. Karay 3) mec. Davranışları hafif, toplum… … Çağatay Osmanlı Sözlük