- arşınlamak
- -i
1) Arşınla ölçmek2) Amaçsız, geniş adımlarla dolaşmak
Şöyle bir arşınladı iskeleyi, sonra cebinden bir düdük çıkarıp öttürdü.
- Ç. Altan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Şöyle bir arşınladı iskeleyi, sonra cebinden bir düdük çıkarıp öttürdü.
- Ç. AltanÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kaldırımları arşınlamak — işsiz güçsüz dolaşmak Kelli felli efendiden adamların hatta sarıklı ulemanın günden güne hırpanileşen kılıklarla, elleri boyunlarında, kaldırımları arşınladıklarını görüyorum. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
arşınlama — is. Arşınlamak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaldırım — is. 1) Yollarda taşlarla yapılan döşeme Araba bozuk kaldırımların üstünde sallanıyor, devrilecek gibi oluyordu. S. F. Abasıyanık 2) Yaya kaldırımı Döndük, karşı kaldırıma atladık. S. M. Alus Birleşik Sözler kaldırım işçisi kaldırım kabadayısı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gezlemek — yayın girişine takup kurmak, bir şeyi ölçmek ve arşınlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
karılamak — yaşlı saymak, ihtiyarlığa nispet etmek III, 324, 329 boylamak, karışlamak, arşınlamak, ölçmek I, 309; III, 324, 329 karlamak, ses çıkararak kar getirmek, III, 324 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini