- asaletli
- sf.
Soylu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tüplüg — asaletli III, 40, 119 § tüplüg yıldızlıg; asaletli, köklü III, 40 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
oglagu katun — asaletli, asîl kad ın, I, 138 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
tüblüg — asaletli III, 40 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ASALETLÛ — Asâletli, soy ve neseb sahibi, necib, asil. * Osmanlı İmparatorluğu zamanında resmi yazışmalarda büyükelçilere, Hristiyan büyüklerine, devlet adamlarına ve prenslerine denirdi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
soylu — sf. 1) Doğuştan veya hükümdar buyruğuyla, bazı ayrıcalıklara sahip olan ve özel unvanlar taşıyan (kimse), asaletli, asil Soylu kişidir, iyi bir öğrenim görmüştür, zekidir, yeteneklidir. N. Cumalı 2) İyi tanınmış, köklü bir aileden gelen (kimse),… … Çağatay Osmanlı Sözlük
köklenmek — sıkı bağlanmak; asaletli veya zengin olmak II, 253 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yıldızlıg — köklü III, 40 § tüplilg asaletli, köklü, III, 40 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
GATARİF(E) — (Gıtrîf. C.) Başkanlar, başlar, reisler, önderler. * Soylu ve asaletli kimseler, itibarlı ve seçkin kişiler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük