- merkeziyet
- is., Ar. merkeziyyet
Merkeziyetçilik
En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir.
- B. FelekBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
merkeziyet
Look at other dictionaries:
Prinz Sabahaddin — Prinz Sabahaddin, صباح الدين / Ṣabāḥ ad Dīn; (* 13. Februar 1878 in Istanbul; † 30. Juni 1948 in Neuenburg) war ein türkischer Denker und Politiker aus dem Hause Osman. Auf dem Gebiete der Soziologie betrat er in d … Deutsch Wikipedia
Prens Sabahaddin — Prence Sabahaddin (born Sultanzade Sabahaddin Bey; 1877, İstanbul 1948, Neuchâtel, Switzerland) was an Ottoman sociologist and thinker. As a follower of Émile Durkheim, Prens Sabahaddin is considered to be one of the founders of sociology in… … Wikipedia
Ittihat ve Terakki Cemiyeti — Das Komitee für Einheit und Fortschritt (Türkische Sprache: İttihat ve Terakki Cemiyeti; Osmanische Sprache: إتحاد و ترقى) war eine politische Organisation im Osmanischen Reich. Es war die treibende Kraft hinter der Revolution von 1908 und… … Deutsch Wikipedia
Komitee für Einheit und Fortschritt — Das Komitee für Einheit und Fortschritt (türkisch İttihat ve Terakki Cemiyeti; osmanisch إتحاد و ترقى جمعيتی İttiḥâd ve Teraḳḳî Cemʿiyeti; französisch Comité pour union et progrés) war eine politische Organisation im… … Deutsch Wikipedia
İttihat ve Terakki Cemiyeti — Das Komitee für Einheit und Fortschritt (Türkische Sprache: İttihat ve Terakki Cemiyeti; Osmanische Sprache: إتحاد و ترقى) war eine politische Organisation im Osmanischen Reich. Es war die treibende Kraft hinter der Revolution von 1908 und… … Deutsch Wikipedia
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası — Progressive Republikanische Partei Gründung … Deutsch Wikipedia
merkeziyetçilik — is., ği 1) Otoritenin ve işin tek bir merkezde toplanmasını amaçlayan görüş, merkeziyet, merkezcilik 2) Bu görüşe dayanan yönetim biçimi Birleşik Sözler ademimerkeziyetçilik … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıkı — sf. 1) Dar Sıkı bir kemer. 2) İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan Sıkı bir denk. 3) Zorlu, güçlü ve etkili En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, bugün diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir. B. Felek 4) Dikkatli, titiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bloke etmek — 1) kullanılmasını önlemek amacıyla el koymak Lübnan hükûmeti Türk emlakini usulen bloke ettiğinden satış muamelesi durdurulmuş. R. H. Karay 2) savaş durumundaki bir ülkenin dış ülkelerle ilişkisini engellemek 3) kapatmak, durdurmak En sıkı ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
