- müşahhas
- sf., esk., Ar. muşaḫḫaṣ
Somut, konkre
Bazen hayalim daha müşahhas olur, tanıdığım İstanbul sebillerini, mahallemizin küçük ve fakir süslü çeşmesini görür gibi olurdum.
- A. H. Tanpınar
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bazen hayalim daha müşahhas olur, tanıdığım İstanbul sebillerini, mahallemizin küçük ve fakir süslü çeşmesini görür gibi olurdum.
- A. H. TanpınarÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
müşahhas — (A.) [ ﺺﺨﺸﻡ ] somut … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
MÜŞAHHAS — Nev i, cinsi anlaşılmış. * Şahıs haline girmiş, şahsiyeti belli olmuş. Şahıslanmış, teşhis edilmiş. (Bak: Mücerred … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
konkre — sf., Fr. concret Somut, müşahhas … Çağatay Osmanlı Sözlük
somut — sf. 1) Varlığı duyularla algılanabilen, müşahhas, konkre, soyut karşıtı Taş, su, hava somut birer varlıktır. 2) is. Somut olan şey Birleşik Sözler somut ad somut isim … Çağatay Osmanlı Sözlük
A'YAN — (Ayn. C.) Gözler. * Bir yerin ileri gelenleri. * Meclis âzaları. Senato âzaları. * Muayyen ve müşahhas olan şeyler. * Altınlar. * Kaymakam … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜCERRED — (C.: Mücerredât) Yalnız, tek. * Hâlis, saf, katışıksız, karışık olmayan. Tek başına. * Çıplak, soyulmuş. * Tek başına yaşayan, evlenmemiş, bekâr. * Edb: Kur ân yazısında noktasız harflerle yazılı mensur veya manzume. Bu şekil yazıya mahzuf veya… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
USUL-Ü FIKIH İLMİ — Fıkıh ilmine âit bilgilerin esası ve istinadgâhı olan bir ilimdir. Şer i hükümlerin mufassal ve muayyen delilleri ve hikmetleri bu sayede bilinir ve bu dini hükümler, bu muayyen ve müşahhas deliller vâsıtası ile istinbat ve isbat olunur. Bu ilme… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük