- nakız
- is., -kzı, esk., Ar. naḳż
1) Bozma, çözme2) KırmaBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
nakız — nâkız : bozma; kaldırma … Hukuk Sözlüğü
NAKİZ(E) — (Nakz. dan) Zıt, karşı. Birbirine karşı, zıt olan şey veya iş. * Man: Bir şeyin, bir kaziyenin hükmüne, mânasına muhalif olan veya ondan başka kaziye. Bir şeyi ref eden şey. (Meselâ: Her insan hayvandır. Bazı insan hayvan değildir. kaziyeleri… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NAKIZ — (Nakz. dan) Bozan, bozucu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AKS-ÜN NAKÎZ — Birbirine zıt olan iki şey. * Man: Mevzuun nakîzini yüklem; ve yüklemin nakîzini de mevzu kılmak. Misâl: Her aklı başında olan insan Allah ı tanır kaziyesinden aks ün nakîz yolu ile şu hüküm elde edilir: Allah ı tanımayanlar, aklı başında olmayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TENAKUZ — Sözün birbirini tutmaması. Konuşmada beyan edilen söz ve fikirlerin birbirine zıt olması. * Man: İki şeyin birbirine nakiz olması. Bir şeyin nakizi, o şeyin ref inden (kaldırılmasından) ibarettir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük