- namzet
- is., -di, Far. nāmzed
1) Aday
Ben kalkar, namzedin yüzüne dik dik bakarım.
- Ö. Seyfettin2) hlk. Sözlü, yavukluAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ben kalkar, namzedin yüzüne dik dik bakarım.
- Ö. SeyfettinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
namzet göstermek — bir iş için aday belirleyip sunmak, aday göstermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası — Progressive Republikanische Partei Gründung … Deutsch Wikipedia
aday — is. 1) Bir görev, bir iş için kendini ileri süren veya başkaları tarafından ileri sürülen kimse Babası da beni damat adayı olarak görüyordu. M. Yesari 2) Bir iş için yetiştirilmekte, eğitilmekte olan kimse, namzet Türkiye Büyük Millet Meclisi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tilmizlik — is., ği Öğrencilik Tilmizliğe namzet olarak gösterecekleri gençleri yakından görüp beğendiğini ayırır. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
aday göstermek — bir iş veya bir görev için birini aday olarak belirlemek, namzet göstermek Siyasi parti grupları Başkanlık için aday gösteremezler. Anayasa … Çağatay Osmanlı Sözlük