- nispetle
- zf.
Nispeten
Bu üçüncü gidişimde Erzurum'u bir öncekine nispetle daha çok toparlanmış, gelişmiş buldum.
- A. H. Tanpınar
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bu üçüncü gidişimde Erzurum'u bir öncekine nispetle daha çok toparlanmış, gelişmiş buldum.
- A. H. TanpınarÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
boka nispetle tezek amberdir — kaba çok kötü bir şeyin yanında, ondan daha az kötü olanı güzel görünür anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
bok — is. 1) Dışkı 2) kaba Güç durum Boka batmak. Boka düşmek. 3) sf., kaba Hor görülen, tiksinilen Bırak şu bok herifi. Birleşik Sözler bok böceği bok püsür boku bokuna demir boku … Çağatay Osmanlı Sözlük
genişletmek — i Geniş duruma getirmek Türkler fetihten sonra İstanbul u, eskisine nispetle çok genişlettiler. Y. K. Beyatlı Birleşik Sözler damargenişleten … Çağatay Osmanlı Sözlük
rakibe — is., esk., Ar. raḳībe Kadın rakip Kocalarının aşkına sahip ve hâkim olmak hususundaki mübarezede kadınlar rakibelerine nispetle pek müsait olmayan bir mevkide bulunurlar. H. C. Yalçın … Çağatay Osmanlı Sözlük
yanında — zf. Bir şeye, bir kimseye göre, nispetle Çektiğim acı yanında ölüm çok hafif kalır. M. Yesari Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yanında olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
nazaran — (A.) [ اﺮﻈﻥ ] göre, nispetle, bakılırsa … Osmanli Türkçesİ sözlüğü