okuryazar

okuryazar
sf.
Okuması yazması olan, öğrenim görmüş (kimse)

Şimdi Diyarbakır'ın okuryazar gençlerinin hepsi beni tanıyor.

- H. E. Adıvar

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • ağa — is. 1) Geniş toprakları olan, sözü geçen, varlıklı kimse Bu köyün ağası ben miyim, o mu... T. Buğra 2) Halk arasında sayılan ve sözü geçen erkeklere verilen unvan Mehmet ağa. Hüseyin ağa. 3) Büyük kardeş, ağabey Köye varınca ağamdan parasını… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalem şuarası — is., esk. Divan şiiri tarzından etkilenen okuryazar halk şairi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • okur — is. Okuyan kimse, okuyucu, kari Bu iki yazar çok okuru olmanın tadını çıkarmasını da bilmişlerdir. S. Birsel Birleşik Sözler okuryazar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • okuryazarlık — is., ğı Okuryazar olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yazar — is. 1) Yazma özelliği olan şey 2) Bilim, edebiyat, sanat alanında kitap yazan kimse, müellif 3) Özellikle gazete ve dergilerde herhangi bir konuda yazı yazan kimse, muharrir Birleşik Sözler yazarçizer yazar hakkı yazar kasa başyazar bilgiyazar… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yosmalık — is., ğı Yosma olma durumu, yosmaca davranış Rüştiye mezunu, okuryazar ve iyi kanun çalarmış. Kendine mahsus bir yosmalığı varmış. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ... demek — 1) ... anlamına gelmek Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. 2) o hâlde, şu hâlde Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”