arifane ile — ortaklaşa … Çağatay Osmanlı Sözlük
şayian — ortaklaşa … Hukuk Sözlüğü
müşareket etmek — ortaklaşa çalışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
Ministry of Defence Industry of Azerbaijan — Аzərbаycаn Rеspubliкаsının Мüdаfiə Sənаyеsi Nаzirliyi Coat of Arms of Azerbaijan Agency … Wikipedia
arifane — 1. zf., esk., Ar. ˁārif + Far. āne Arif olana yakışacak biçimde Birleşik Sözler tecahülüarifane 2. sf., Ar. ˁārif + Far. āne Yiyeceği ortaklaşa sağlanan (toplantı) Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller arifane ile … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
bireyselleştirme — is., fel. 1) Bireysel duruma getirme 2) Ancak ortaklaşa ve genel olarak var olan şeyi bireylere uygulama ve yayma 3) İnsanların doğal, toplumsal ve tarihsel gelişmesinden kendine özgü olan şeylerin, özelliklerin, bireysel olanın çekilip… … Çağatay Osmanlı Sözlük
canciğer — sf. Çok yakın, sıkı fıkı, pek içten (arkadaş) Aynı işi ortaklaşa yaparlardı, canciğer dosttular. O. Kemal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller canciğer kuzu sarması canciğer olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş birlikli — sf. İş birliği ile, ortaklaşa yapılan … Çağatay Osmanlı Sözlük
işteş çatı — is., dbl. Bir fiilin birden çok özne tarafından karşılıklı, ortaklaşa yapıldığını belirten ve ş ekiyle kurulan çatı, müşareket Görüşmek (gör ü ş ), ağlaşmak (ağla ş ), kaçışmak (kaç ı ş ) … Çağatay Osmanlı Sözlük