- oynanmak
- nsz
1) Oynama işine konu olmak
O gece orada ne oynanacağına bakmadan içeri daldılar.
- O. C. Kaygılı2) Herhangi biri oynamak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
O gece orada ne oynanacağına bakmadan içeri daldılar.
- O. C. KaygılıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dram — is., tiy., Fr. drame 1) Sahnede oynanmak için yazılmış oyun 2) Acıklı, üzüntülü olayları, bazen güldürücü yönlerini de katarak konu alan sahne oyunu veya televizyon filmi 3) Tiyatro edebiyatı 4) mec. Acıklı olay İhtiyarın ve umumiyetle insanın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
halı saha — is. Futbol oynanmak üzere zemini halı vb. özel bir maddeyle kaplı ve etrafı tel örgüyle çevrili alan … Çağatay Osmanlı Sözlük
oynanma — is. Oynanmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
oyun — is. 1) Vakit geçirmeye yarayan, belli kuralları olan eğlence Tenis, tavla, dama, çelik çomak, bale oyundur. 2) Kumar Bazıları oyun başından kalkar kalkmaz her şeyi unuturlar. P. Safa 3) Şaşkınlık uyandırıcı hüner Hokkabazın oyunu. Cambazın oyunu … Çağatay Osmanlı Sözlük
oyun yazarı — is., tiy. Tiyatro, radyo ve televizyonda sahnelenmek veya oynanmak üzere piyes, skeç türü eserler kaleme alan sanatçı, dramaturg … Çağatay Osmanlı Sözlük
piyes — is., Fr. pièce Oynanmak için yazılmış eser, tiyatro eseri veya oyunu, oyun Geceleri tiyatroların önünde saatlerce bekleyerek ucuz yerlere yerleşirdik, sevdiğimiz piyesleri seyrederdik. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
temsil — is., Ar. temṣīl 1) Birinin veya bir topluluğun adına davranma 2) Belirgin özellikleri ile yansıtma, sembolü olma, simgeleme 3) Sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, oyun Çarşamba akşamı Tepebaşı nda bir temsil verdim. S. F. Abasıyanık 4) e.,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
afişte kalmak — tiy. oyun ilgi görerek günlerce oynanmak Oyunun afişte kalması için başarıyla oynanması gerekir … Çağatay Osmanlı Sözlük