- ödence
- is., huk.
TazminatBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ödence
Look at other dictionaries:
ödence — tazminat … Hukuk Sözlüğü
ödence davası — is., huk. Tazminat davası … Çağatay Osmanlı Sözlük
ödence davası — tazminat davası … Hukuk Sözlüğü
Cotuit, Massachusetts — Cotuit Village … Wikipedia
bildirim ödencesi — is., tic. Süresi belli olmayan sürekli iş sözleşmelerinin daha önce bildirim yapılmaksızın yürürlükten kaldırılması sebebiyle yükümlü olanlarca karşı tarafa verilmesi zorunlu olan ödence, ihbar tazminatı … Çağatay Osmanlı Sözlük
dava — is., huk., Ar. daˁvā 1) Korunmanın bir hüküm ile sağlanması için yargı organlarına başvurma 2) Sav Erkekler davalarını hanımlar kadar hararetle müdafaa edememişlerdir. H. C. Yalçın 3) mec. Sorun O kırkyıllık davada beyhude akıntıya kürek çekmişiz … Çağatay Osmanlı Sözlük
tazminat — is., huk., Ar. tażmīnāt Zarar karşılığı ödenen para, ödence Benim bir raporum üzerine sonradan adamcağıza bileği için üç beş lira tazminat verdiler. R. N. Güntekin Birleşik Sözler tazminat davası manevi tazminat ihbar tazminatı kıdem tazminatı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tazminat davası — is., huk. Manevi zarar ve ziyanın ödenmesini kapsayan şahsi dava, manevi tazminat, ödence davası … Çağatay Osmanlı Sözlük
