- patlamak
- nsz
1) Nesneler, iç basıncın etkisiyle ve çoğunlukla büyük ses çıkararak dağılmak, infilak etmek
Dinamit patladı.
2) Yırtılıp açılmakGözlerim gene ayakkabılarıma kaydı, yanları patlamıştı.
- O. Kemal3) YarılmakFukaranın hem sağ bileği çıkmış hem davulu patlamıştı.
- R. N. Güntekin4) Görünür duruma gelmek, ortaya çıkmak, yeşermekTomurcuklar patladı.
5) Top, taşıt lastiği vb. şeyler değişik nedenlerle havası inmek6) mec. Ansızın tehlikeli bir şey meydana gelmekFırtına patladı.
7) mec. Çok sıkılmak, sıkıntı ve sabırsızlığını belli etmekSanıyorum ki istimi fazla gelmiş kazanlar gibi hırslarından patlayacaklar.
- O. C. Kaygılı8) mec. Aşırı tepki göstermek9) mec. Ansızın bir gürültü duyulmak10) tkz. Herhangi bir durum veya bir değerin yitirilmesine yol açmak, mal olmakBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller- patlama!
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.