- pencereli
- sf.
Penceresi olan
O sekiz pencereli odayı bir türlü açamadı.
- R. H. Karay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
O sekiz pencereli odayı bir türlü açamadı.
- R. H. KarayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bina — is., Ar. binā 1) Yapı Yalı, çok pencereli, iki katlı, yayvan bir binadır. B. Felek 2) dbl., esk. Arapça fiil çatısını konu edinen bilim ve kitap Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur. 3) dbl., esk. Çatı Birleşik Sözler taş bina şalt binası … Çağatay Osmanlı Sözlük
revaç — is., cı, tic., Ar. revāc Sürüm Geniş pencereli, manzaralı salonlar revaçta. R. H. Karay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller revaç bulmak revaçta olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
şahnişin — is., mim., esk., Far. şāhnişīn Eski Türk mimarisinde odanın karşı ön cephesinde yer alan üç yanı pencereli çıkma, şahniş Lüzumsuz yere cumbalar, şahnişinler, çıkıntılar yapılıyor. E. E. Talu … Çağatay Osmanlı Sözlük
yapılmak — nsz 1) Yapma işine konu olmak Yalı, bolluk zamanında yapılmış çok pencereli, iki katlı yayvan bir binadır. B. Felek 2) mec. Gerçekleştirilmek, ortaya çıkarılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük