- redingotlu
- sf.
Redingot giymiş olan
Sarıklı, şalvarlı ne isek fesli, redingotlu veya silindirli, fraklı yine oyuz.
- F. R. Atay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Sarıklı, şalvarlı ne isek fesli, redingotlu veya silindirli, fraklı yine oyuz.
- F. R. AtayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
muş — is., den., Fr. mouche Altı düz, küçük gezinti vapuru Ertuğrul yatına bir muş yaklaştı. O muştan redingotlu asker üniformalı birçok paşalar çıktılar. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
yakalıklı — sf. Yakalığı olan Bu büyük salonda toplananların çoğu redingotlu, kolalı yüksek yakalıklı, fesli beylerdi. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
pot kırmak — yersiz ve karşısındakine dokunacak söz söylemek, gaf yapmak Gri redingotlu efendi, bir pot kırdığını hemen anlamış olacak ki sözünü çevirdi. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük