saçak bulut — is., meteor. İnce, tüy gibi saçaklı görünüşü olan buz parçalarından oluşmuş beyaz bulut, sirrus Saçak bulutlar, iyi havada yağmur veya kar yağacağını haber verir … Çağatay Osmanlı Sözlük
saçak kök — is., bit. b. 1) Buğdayda olduğu gibi asıl kökün çevresindeki ek köklerin gelişmesiyle oluşan kök topluluğu 2) Kök boğazının hemen alt kısmından başlayıp çok dallanmış olarak toprakta yüzeysel biçimde gelişen kök … Çağatay Osmanlı Sözlük
saçak öpmek — tar. sarayda bayramlaşma törenine katılan büyükler, padişahın tahtından sarkıtılmış halı saçaklarını öpmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
salkım saçak — sf., ğı 1) Dağınık, düzensiz, kalabalık bir durumda Sahanlıklara kadar salkım saçak insan doluydu. H. Taner 2) Parçalara ayrılmış Şemsiye o kadar kullanılmıştı ki bezi parça parça sarkmış, telleri salkım saçak dökülmüştü. R. Ilgaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
sallım saçak — saçı başı dağınık olan kişi … Beypazari ağzindan sözcükler
HATA' — Saçak bükmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
IHMAL — Saçak yapmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
RİŞE — Saçak, püskül … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEHDİB — Saçak yapmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
German war crimes — The government of Germany ordered, organized and condoned several war crimes in both World War I and World War II. The most notable of these is the Holocaust in which millions of people were murdered or died from abuse and neglect, 60% of them… … Wikipedia