- ayıplı
- sf.
Ayıbı, kusuru olan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
MÜZEMM — Ayıplı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ZİYAME — Ayıplı olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Aşağı Ayıblı — Municipality … Wikipedia
defolu — sf. Defosu olan, bozuk, özürlü, kusurlu, ayıplı (kumaş, giysi, mal vb.) … Çağatay Osmanlı Sözlük
şaibe altında tutulmak — kusurlu, ayıplı olmak, lekeli sayılmak Yakın zamanlarda bizim parlamentomuz da bu gibi şaibeler altında tutuldu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
MESİH-ÜD DECCAL — Deccal a da bu isim verilmesinin bir sırrı şudur ki: Bir gözü silik, yani kör ve ayıplı olmasındandır. Sadece bu dünyayı görüp, âhireti görecek gözünün kör olmasındandır. * Mesih, uğursuzluğundan nâşi Deccal ın lâkabıdır. Nakşı silinmiş para, çok … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜHACENE — Kabahat, noksanlık, nâkıslık. * Asılsızlık. * Ayıplı söz söylemek. * İlmi zâyi olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük