- sıçramak
- -e
1) Ayaklarla, birdenbire ve kuvvetle yeri teperek hızla yukarıya veya ileriye atılmak
Çocuk taştan taşa sıçrayarak gitti.
2) nsz Bir uyarı veya heyecan sebebiyle ürkerek birdenbire olduğu yerde doğrulur gibi sarsılmakUyumuş olacak ki yataktan sıçrayarak uyandı.
- S. F. Abasıyanık3) Yerinden koparak hızla, parçalar durumunda savrulmakTarlalardan kalkan çamur parçaları etrafa, bazen de üstüme sıçrıyordu.
- Ö. Seyfettin4) Yayılmak, bir yerden başka bir yere geçmekHatta az önce Birgi'ye de sıçramıştı satışlar.
- N. Cumalı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.