- su yosunları
- is., ç., bit. b.
Denizlerde, tatlı ve durgun sularda, genellikle su yüzeyinde yaşayan, yaprak veya tel biçiminde tallı bitkiler alt şubesi, alglerBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
esmer su yosunları — is., ç., bit. b. Şeritleri bölmeli, renkleri esmer su yosunları … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara yosunları — is., ç., bit. b. Çiçeksiz bitkiler sınıfından, nemli yerlerde yetişen, birleşim veya spor verme yoluyla üreyen, pek çok türü bulunan bir bitki familyası Birleşik Sözler yapraklı kara yosunları … Çağatay Osmanlı Sözlük
kavuşur su yosunları — is., ç., bit. b. Üremeleri kavuşma yoluyla olan su yosunları … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızıl su yosunları — is., ç., bit. b. Denizlerin yaklaşık 200 m derinliklerinde yaşayan kırmızı renkli su yosunları … Çağatay Osmanlı Sözlük
yapraklı kara yosunları — is., ç., bit. b. Kayaların, ağaç kabuklarının yüzünde halı tüyleri gibi sık biten kara yosunları … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşağı bitkiler — is., ç., bit. b. Su yosunları, mantarlar, kara yosunları vb. su dışında fazla boy atmayan damarsız bitkiler … Çağatay Osmanlı Sözlük
yosun — is., bit. b. Tallı bitkilerin, çoğu sularda, ağaç veya taşların üzerinde yetişen, ilkel yapıdaki örneklerine verilen genel ad Birleşik Sözler yosun külü deniz yosunu kara yosunu su yosunu kara yosunları su yosunları Atasözü, Deyim … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağ torba — is. 25 cm genişliğinde ve 50 cm uzunluğunda, ağdan yapılmış, kırmızı yosunları suya dalarak avlamada kullanılan, ip ve kayıktaki makara yardımı ile suyun yüzeyine çıkıp inebilen bir torba … Çağatay Osmanlı Sözlük
algler — is., ç., bit. b. Su yosunları … Çağatay Osmanlı Sözlük
esmer — is., Ar. esmer 1) Siyaha çalan buğday rengi 2) Kurşuni renk Sazlı köyü ayaklandığı zaman gökyüzü daha esmerdi. T. Buğra 3) sf. Bu renkte olan 4) sf. Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday rengi olan (kimse), yağız Üzülüyor ama üzüntüsü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük