lafı sulandırmak — bir konu üzerinde ciddiyetle durup konuşurken araya ilgisiz, anlamsız veya tutarsız boş laf katmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
laf — is., Far. lāf 1) Söz, lakırtı Ben lafımı bitirmeden o atıldı. 2) Sonuçsuz, yararı olmayan söz Onun söyledikleri laftan ibaret. 3) Konuşma 4) Konu, mevzu, bahis Lafı değiştirdi. 5) ünl. Öyle şey olamaz, bu sözün hiçbir değeri yok anlamlarında… … Çağatay Osmanlı Sözlük
özemek — i, hlk. Yoğurt, pekmez vb. koyu şeyleri suyla inceltmek, sulandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
soda — is., İt. soda 1) Sindirimi kolaylaştırmak, susuzluğu gidermek, içkileri sulandırmak için kullanılan, içinde sodyum karbonat bulunan, köpüren su 2) Temizlik işlerinde kullanılan bir çeşit tuz Birleşik Sözler çamaşır sodası maden sodası … Çağatay Osmanlı Sözlük
sulandırma — is. Sulandırmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
tiner — is., İng. thinner Boyaların yoğunluğunu azaltmak, sulandırmak amacıyla kullanılan kimyasal birleşimlerin genel adı, inceltici … Çağatay Osmanlı Sözlük
suwlamak — sulanmak, su içmek; sulandırmak, su koymak III, 297bkz: suwulmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini