- şahsi
- sf., Ar. şaḫṣī
Kişiye ait, kişiyle ilgili, kişinin malı olan, kişisel, bireysel, özlük
Hareketin içinde şahsi kinler ve rekabetler vardı.
- F. R. Atay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Hareketin içinde şahsi kinler ve rekabetler vardı.
- F. R. AtayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
şahsı ahar (aher): — şahsı âhar (âher): başkası; üçüncü kişi … Hukuk Sözlüğü
şahsî — (A.) [ ﯽﺼﺨﺵ ] kişisel … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ŞAHSÎ — Şahsa mahsus, şahsa ait, dair. Kişi ile, şahıs ile alâkalı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TASAVVUR-U ŞAHSÎ — şahsî düşünce. şahsa ait tasavvur. (Bak: Himmet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
şahsi edim — borçlunun bizzat bedeni ya da fikri gücü ya da yeteneği ile icra edeceği edim türü … Hukuk Sözlüğü
şahsi haklar — ayni hakların aksine, herkese karşı ileri sürülemeyen haklar; kişisel haklar … Hukuk Sözlüğü
ZAMİR-İ ŞAHSÎ — Gr: Şahıs gösteren ve şahısların ismi yerine kullanılan zamirler; Ben, sen, o, biz, siz, onlar gibi. (Bak: Şahıs zamiri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNDÎ — Şahsi. Keyfi. Zati. Kendine göre. * Bana göre. Bence … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DEVLET — Sınırları belli olan bir memleketin sahibi olan insanların kurduğu siyasî, hukukî, idarî mahiyetteki merkezî teşkilât. Devlet, teşekkül tarzı, takip ettiği esas siyaset, temsil ettiği hâkimiyet ve iktidarın mahiyeti bakımından çeşitlere ayrılır:1 … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
rencide olmak — incinmek, kalbi kırılmak Bir dostluk havası içinde bile olsa ferdin şahsi hürriyeti ve şahsi vakarı bundan rencide oluyor. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük