şişkinlik — is. Şişmiş, köpmüş, qabarmış şeyin halı; şişmanlıq … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
durgun şişkinlik — is., ği, ekon. Ekonomideki durgunluk ve enflasyonun aynı anda yaşanması, stagflasyon … Çağatay Osmanlı Sözlük
şişüğ — şişkinlik, şişman … Çağatay Osmanlı Sözlük
yakıg — (şişkinlik ve benzeri şeylere yakılan) yakı I, 407; II I, 13, 62, 74, 96 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
REHLET — şişkinlik, şişme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNTİFAH — Şişkinlik. Şişmek. Kabarmak. * Vücud organlarından birinin büyümesi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
balıksırtı — is. 1) Balık kılçığı biçiminde birbirine paralel ve çapraz çizgili kumaş deseni 2) Yollarda suların ortada toplanmayarak iki yana akması için yapılan şişkinlik Balıksırtı kumlu bir yol, mermer bir havuza doğru gidiyor. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
beze — 1. is., anat. Yara veya çıban sebebiyle vücudun herhangi bir yerinde oluşan şişkinlik, gudde Birleşik Sözler gözyaşı bezeleri 2. is., Rum. Hamur topağı, pazı 3. is., Fr. baiser Yumurta akı ve pudra şekeri ile yapılan bir çeşit kuru pasta … Çağatay Osmanlı Sözlük
bombe — is., Fr. bombé Şişkinlik, kabarıklık Birleşik Sözler bombe bezi … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıban — is. Vücudun herhangi bir yerinde oluşan ve çoğu, deride şişkinlik, kızartı, ağrı ve ateş ile kendini gösteren irin birikimi Birleşik Sözler çıban ağırşağı çıbanbaşı Halep çıbanı kan çıbanı kurca çıbanı … Çağatay Osmanlı Sözlük