- tafsilat
- is., Ar. tafṣīlāt
Ayrıntı
Evvelki tafsilat ve odada geçen sözler onlara yaramazdı ki söyleyeyim.
- A. GündüzAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Evvelki tafsilat ve odada geçen sözler onlara yaramazdı ki söyleyeyim.
- A. GündüzÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tafsilât — (A.) [ تﻼﻴﺼﻔﺕ ] 1. ayrıntılı açıklama. 2. ayrıntı. ♦ tafsilât vermek ayrıntılı açıklamada bulunmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
TAFSİLÂT — (Tafsil. C.) Açıklamalar, izahlar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tafsilat vermek — bir kimse, bir şey veya durumun özelliklerini, inceliklerini, ayrıntılarıyla anlatmak, uzun uzadıya anlatmak Size bugün uzun uzadıya tafsilatını verecek değilim. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
YE'CÜC VE ME'CÜC — Kısa boylu olacakları söylenen ve Kur an ı Kerim de bahsi geçen ve ortalığı fitne ve anarşiye boğacak olan bir kavmin ismi.(Ye cüc ve Me cüc hâdisatının icmâli Kur anda olduğu gibi, rivâyette bir kısım tafsilât var. Ve o tafsilât ise, Kur anın… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ayrıntı — is. 1) Bir bütünün önemce ikinci derecede olan ögelerinden her biri, teferruat, detay Az daha kuşku diyecektim herkes gibi. Oysa şüphe başka, kuşku başka şeydir. Bir ayrıntı sorunu ama neylersiniz ki dilin inceliği ayrıntılara dayanır. H. Taner… … Çağatay Osmanlı Sözlük
HULEFÂ-İ MEHDİYYÎN — Mehdi olan halifeler. Yani âhir zamanda gelen büyük mehdinin bazı vâsıflarına sahib olan halifeler. (Bak: Mehdi)(Hz. Mehdi ye dair muhtelif rivayetler var. Tafsilat ve tasvirat başka başkadır... Resul i Ekrem (A.S.M.) vahye istinaden herbir… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ITNAB — Edb: Konuşurken, fazla tafsilât vermek. Lüzumundan fazla sözü uzatmak. (Îcazın zıddı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MECAZ — Yerinden ve haddinden tecavüz etmek. Hududunu aşmak. * (Cevaz. dan) Geçecek yer. Yol. * Edb: Hakiki mânâsı ile değil de ona benzer başka bir mânâ ile veya istenileni hatırlatır bir kelime ile konuşmak. İstenilene benzer bir mâna ifadesi. Meselâ:… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MESİH-ÜD DECCAL — Deccal a da bu isim verilmesinin bir sırrı şudur ki: Bir gözü silik, yani kör ve ayıplı olmasındandır. Sadece bu dünyayı görüp, âhireti görecek gözünün kör olmasındandır. * Mesih, uğursuzluğundan nâşi Deccal ın lâkabıdır. Nakşı silinmiş para, çok … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEFEKKÜR — Fikretmek. Düşünmek. Fikri harekete getirmek.(Tefekkür, gafleti izale eder. Dikkat, teemmül; evham zulümâtını dağıtıyor. Lâkin nefsinde, bâtınında, hususi ahvâlinde tefekkür ettiğin zaman derinden derine tafsilât ile tetkikat yap. Fakat afâkî,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük