- tagayyür
- is., esk., Ar. taġayyur
Değişme, başkalaşma
Onun çehresindeki tagayyür, muhatabının gözünden de kaçmadı.
- E. E. TaluAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Onun çehresindeki tagayyür, muhatabının gözünden de kaçmadı.
- E. E. TaluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
TAGAYYÜR — Değişmek. Başkalaşmak. * Bozulmak. Renk değiştirmek. * Kokmak.(Tagayyür ve tebeddül; hudûsten ve tekemmül etmek için tazelenmekten ve ihtiyaçtan ve maddilikten ve imkândan ileri geliyor. Zât ı Akdes ise; hem kadîm, hem her cihetçe kemal i… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tagayyür — (A.) [ ﺮﻴﻐﺕ ] değişme, başkalaşma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
tagayyür etmek — değişmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAGAYYÜRAT — (Tagayyür. C.) Başkalaşmalar, bozulmalar. Değişmeler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DAİRE-İ VÜCUB — Tebeddül ve tagayyür etmeyen ve mümkinat âleminden olmayan âlemler. Esmâ ve Sıfât ı İlâhiyye gibi. (Bak: Vücub âlemi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
EZDAD — Zıdlar. Mukabil ve muhalif olan şeyler. Birbirinin tersi veya zıddı olanlar.(Şu kâinata dikkat edilse görünüyor ki: İçinde iki unsur var ki, her tarafa uzanmış, kök atmış: Hayır şer, güzel çirkin, nef zarar, kemâl noksan, ziya zulmet, hidayet… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük