- abartma
- is.
Abartmak işi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
abartılmak — nsz Abartma işine konu olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
abartış — is. Abartma işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilave — is., Ar. ˁilāve 1) Katma, ekleme, ulama 2) Eklenmiş, katılmış parça 3) Arttırma, büyütme, abartma 4) Ek Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ilave etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
izam — 1. is., esk., Ar. iˁẓām Olduğundan büyük gösterme, büyütme, abartma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller izam etmek 2. is., esk., Ar. iˁzām Bir kimseyi gönderme, yollama … Çağatay Osmanlı Sözlük
atma Recep, din kardeşiyiz — argo söylediklerin hep yalan, abartma ancak biz bunun farkındayız anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iğrâk — (A.) [ قاﺮﻏا ] 1. boğma. 2. abartma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
mübalağa — (A.) [ ﻪﻐﻝﺎﺒﻡ ] 1. abartma. 2. abartı. ♦ mübalağa edilmek abartılmak. ♦ mübalağa etmek abartmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
BÂLÂHÂNÎ — f. Bir şeyi aşırı derecede yüksek gösterme, abartma, şişirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yaygara — söylenti, abartma … Beypazari ağzindan sözcükler