- tanrısal
- sf., din b.
İlahî
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dingincilik — is., ği, fel. Tam bir gönül rahatlığı, tutkusuzluk içinde bütün arzulardan sıyrılmış olarak direnç göstermeden kendini Tanrı ibadetine vermeyi ve tanrısal ruh dinginliği kazanmayı amaçlayan dünya görüşü, sekincilik … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilahî — sf., din b., Ar. ilāhī 1) Tanrı ile ilgili olan, Tanrı ya özgü olan, tanrısal, lahuti Bakınız ki yalnız Allah tan olan ve ilahî olan ümidiniz ölmesin! R. E. Ünaydın 2) mec. Çok güzel, mükemmel Minarecilikte biz gerçekten ilahî bir hüner… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilham — is., Ar. ilhām 1) Esin Kendimden ilhamı kurumuş bir sanatçı olarak bahsetmiştim. H. E. Adıvar 2) din b. Tanrı nın, peygamberlerin yüreğine doldurduğu tanrısal âleme özgü duygu ve düşünceler Birleşik Sözler ilham kaynağı ilham perisi Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kayracılık — is., ğı, fel. Evrendeki bütün olayları tanrısal sebebe dayandıran, insanların ancak Tanrı kayrasıyla, bağışıyla kurtulabileceğini ileri süren öğreti, providansiyalizm … Çağatay Osmanlı Sözlük
kutsal — sf., din b. 1) Güçlü bir dinî saygı uyandıran veya uyandırması gereken, kutsi, mukaddes 2) Tapınılacak veya yolunda can verilecek derecede sevilen, kutsi, mukaddes, lahut Aşkın kutsal tarafına inanmamı sarhoşluk belirtisi diye yorumladım. H. E.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
rahmani — sf., esk., Ar. raḥmānī Tanrı ile ilgili, tanrısal O, meyvelerin tadında, yarınki Cennet in rahmani kokularını duymasını bilirdi. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
tanrısallık — is., ğı Tanrısal olma durumu, uluhiyet … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilâhî — I. (A.) [ ﯽﻬﻝا ] 1. tanrısal. 2. ilahî, dinî şarkı. II. (A.) [ ﯽﻬﻝا ] Tanrım … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
rabbânî — (A.) [ ﯽﻥﺎﺑر ] 1. tanrısal, ilahî. 2. Tanrı dan başka bir şey düşünmeyen … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
semâvî — (A.) [ یوﺎﻤﺱ ] 1. gök ile ilgili. 2. tanrısal … Osmanli Türkçesİ sözlüğü