- taşımak
- -i
1) Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek
Hastayı ekseriya yakın kasabaya kadar sırtta taşırlardı.
- S. F. Abasıyanık2) Üstünde bulundurmakBoynunda asılmış gümüş bir köstek taşırdı.
- Y. K. Beyatlı3) Bir nesnenin ağırlığını yüklenmekDeğirmenin üstünde ise değirmen koluyla birleşen çarkı taşıyan bir çanak bulunur.
- S. Birsel4) Boru, kanal vb. ile sıvı maddeleri bir yerden başka bir yere aktarmak5) nsz GiymekDevlet üniforması taşıyordu.
- H. Taner6) Sahip olmak, özellik olarak bulundurmak7) mec. Katlanmak, üstlenmek, yüklenmek, çekmek8) nsz, mec. Duymak, hissetmekİçlerinde her şeye karşılık bir suçluluk duygusu taşırlar.
- T. Dursun K
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.