- açmaz
- is.
1) Satranç oyununda şahı koruyan taşlardan birinin yerinden oynatılamaması durumu2) Tuluatta karşısındakine bir nükte veya tekerleme söyleme kolaylığını veren söz3) mec. İçinden zor çıkılır durumBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
açmaz düğümü — is., den. Bir halatın iki ucunu birbirlerinin üzerinden geçirerek açılmayacakları biçimde atılan düğüm … Çağatay Osmanlı Sözlük
açmaz halatı — is., den. Gemilerin limana bağlanması ve sahilden esecek rüzgârla rıhtımdan uzaklaşmaması için baş, kıç çizgisine dikey olarak bağlanan kısa halat … Çağatay Osmanlı Sözlük
açmazlık — is., ğı 1) Açmaz olma durumu 2) mec. Ağzı sıkı olma durumu, ketumiyet … Çağatay Osmanlı Sözlük
düğüm — is. 1) İplik, ip, halat vb. bükülebilir şeyleri kıvırıp kendi üzerine veya birbirine dolayarak yapılan boğum 2) mec. Anlaşılamayan, çözülemeyen karışık durum İçi ne kadar karışık olursa olsun, bu samimiyet her düğümü çözer. P. Safa 3) ed. Edebî… … Çağatay Osmanlı Sözlük
halat — is., Rum. Kenevirden yapılmış çok kalın ip Birleşik Sözler halat çekme halat fitili halat ızgarası halat tamburu çelik halat hamhalat tel halat … Çağatay Osmanlı Sözlük
Karadeniz — is., öz. Çok düşünceli ve durgun görünen kimseler için kullanılan Karadenizde gemilerin mi battı? sözünde geçer Karadeniz de gemilerin mi battı? / Ağzını bıçaklar açmaz / Üzüntüdesin gayet. B. Necatigil … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurada — sf., hlk., Ar. ḳurāḍa 1) İşe yaramaz, yıpranmış, eskimiş, bozulmuş (eşya) 2) Gelişmemiş, cılız Pencereyi açar açmaz bu karı çarpık bacakları, kurada kolları, porsuk gerdanla karşıma çıkar. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuru — sf. 1) Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı Yanakları kuruydu fakat gözleri tamamıyla siyah yaştı. H. E. Adıvar 2) Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan Kuru çöl. Kuru tepeler. 3) Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil… … Çağatay Osmanlı Sözlük
okkanın altına gitmek — haksız yere ezilmek, bir zarar veya ceza görmek Eğer gözünü açmaz, bu kör dövüşüne bir nihayet vermezsen muhakkak okkanın altına gidersin. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağız — 1. is. 1. İnsan və heyvanların üzlərinin alt tərəfində, alt və üst çənələri arasında yerləşən, yeyib içməyə və səs çıxarmağa məxsus üzv. Ağzını yaxalamaq. Ağzı ilə nəfəs almaq. Ağzı acı dadmaq. Dişsiz ağız. Ağız boşluğu. Ağız suyu – insan və… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti