- telaşe
- is., Ar. telāşī
Telaş
Şimdi telaşem biraz azalsın da getireceğim zaten.
- A. AğaoğluBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Şimdi telaşem biraz azalsın da getireceğim zaten.
- A. AğaoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
telaşe nazırı — is. Telaşe müdürü … Çağatay Osmanlı Sözlük
telaşe müdürü — is. Çok telaşlı veya çevresini telaşa veren kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
ABRUPTIO corrigiae — inter calceandum, mali apud Romanos olim ominis fuit locô, adeo ut sucepta negotia vel relinquerent penitus, vel in aliud tempus differrent: ut diserte testatur Cicer. de Divin. l. 2. c. 40. Quaesi iuseipiamus, pedis offensio nobis. et abruptio… … Hofmann J. Lexicon universale
müdür — is., Ar. mudīr 1) İdare eden, yöneten Yazı işleri müdürleri böyle öyküler istiyorlar. N. Cumalı 2) Başöğretmen 3) Yönetmen Birleşik Sözler müdür muavini müdür yardımcısı başmüdür genel müdür … Çağatay Osmanlı Sözlük
nazır — sf., Ar. nāẓir 1) Bir yere doğru bakan (ev, oda vb.) Küçük fakat çok şirin bir oda, gölgelik, denize nazır. H. Taner 2) is., esk. Bakan Eski nazırlardan birisine ilk defa burada rastladım. A. Gündüz Birleşik Sözler hariciye nazırı telaşe nazırı … Çağatay Osmanlı Sözlük