- bağırgan
- sf.
Bağırıp çağıran, tepkisini hemen ve sert bir biçimde dışa vuran
Şiirlerindeki mistik hava ile yaşamındaki bu bağırgan, çocuksu yaklaşım, çoğu kimseyi yadırgatırdı.
- H. Taner
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Şiirlerindeki mistik hava ile yaşamındaki bu bağırgan, çocuksu yaklaşım, çoğu kimseyi yadırgatırdı.
- H. TanerÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
HÜZAHİZ — Bağırgan deve. * Keskin kılıç. * Çok su. * Fitne … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
bağırganlık — is., ğı Bağırgan olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
cayırtılı — sf. Cayırtısı olan Yeni imajın eskiye oranla daha bağırgan, daha cayırtılı olmasına özen gösteriyorlar. T. Uyar … Çağatay Osmanlı Sözlük
yadırgatmak — i Yadırgama işini yaptırmak, yadırgamasına yol açmak Şiirlerindeki mistik hava ile yaşamındaki bu bağırgan, çocuksu yaklaşım, çoğu kimseyi yadırgatırdı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıdkı sıyrılmak — (bir kimsenin) birine karşı duyulan güven ve inancı yitirmek ... adına en soylu dileklerde bulunduğumuz bu bağırgan, kaba ve düşüncesiz insan yığınından, o dakikada sıdkım sıyrılmaya yetti. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
DACİR — Gamkin ve gönlü dar kimse. * Bağırgan dişi deve. * Kederlenmek, hüzünlenmek muztarib olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük